https://siirtpusulahaber.com/files/uploads/user/d0cce52c6aeb5cbe0ca8534ab34de940-85a0fc4750d6ef0403de.jfif
Nezir OBUT

Cemaatle Namaz kılmak ve Camii adabı

03-10-2024 19:17 261 kez okundu.

Cemaatle Namaz kılmak ve Camii adabı

İslâm dini birlik ve beraberliğe büyük önem vermiştir. Bunun en önemli göstergelerinden bir tanesi, günlük beş vakit namazın, haftada bir cuma namazının ve senede iki kez olan bayram namazlarının cemaatle, topluca kılınmasıdır. Cemaat, “Toplamak, bir araya getirmek” anlamındaki cem’ kelimesinden gelmektedir ki,   namazı imamla birlikte kılan topluluğun adıdır. Rabbimiz: “Namazı kılın, zekâtı verin, rükû edenlerle beraber rükû edin.” (Bakara, 2/43) Ayeti kerimede “rükû edenlerle beraber rükû edin” buyrulurken cemaatle namaza işaret vardır.


Cemaatle Namaza yirmi Beş kat sevap….

Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu: “Bir kimsenin cemaatle kıldığı namazın sevabı, evinde ve çarşı pazarda kıldığı namazdan yirmi beş kat daha fazladır. O kimse abdestini güzelce alıp, sonra sadece namaz kılmak maksadıyla mescide giderse attığı her adım sebebiyle bir derece yükseltilir, bir hatası da silinir. Namazını kıldıktan sonra abdestini bozmadan namaz kıldığı yerde kaldığı müddetçe, melekler ona: ‘Allah’ım! O’na rahmetinle muamele et, ona acı!’ Diyerek dua etmeye devam ederler. O kimse namazı beklediği sürece namazdaymış gibidir.” (Buharı, Ezan, 30; Müslim, Mesacid, 272)  

Peygamberimiz Cemaatle namazı önemsemiştir…

Hz. Peygamber (s.a.s.), Mescid-i Nebevî’nin inşa edilmesinin ardından vefatına kadar ise bütün farz namazları, cemaatle kıldırmış ve her fırsatta ashâbına cemaate katılmayı tavsiye etmişti. Allah Resulü (s.a.s.), Mekke döneminde Daru’l-Erkam’da, Medine’ye teşrif ettikten sonra Mescidi Nebevi’de sahabesine imam olmuş, onlarla birlikte cemaatle namaz kılmıştı. Onun hayatında savaşlar, seferler cemaatle namaz kılmaya mani olmamıştı.

Müslüman, cemaatle namaza devam ederek rahmet ve ilâhî himmete talip olmaktadır. Cemaatle edilen duaların da Allah yanında daha makbul olacağı umulur. Bunun yanı sıra cemaatle namazın kişiyi faydasız işlerin ve günahların işlendiği ortam ya da topluluklardan uzaklaştırarak her türlü sapma ve kaymadan korumak gibi bir rolü de bulunmaktadır. Nitekim Hz. Peygamber’in (s.a.s.), Ebu’d-Derdâ’ya, bir yerde üç kişi olup da cemaatle namaz kılınmazsa, şeytanın onları kuşatıp yeneceğini söyledikten sonra,“Cemaate devam et, çünkü kurt, sürüden ayrılanı yer!” (Ebû Dâvûd, Salât, 46) şeklindeki ikazı, ümmet şuurunun cemaat ruhuna bağlı olduğunun, aksi takdirde tek başına kalan kişinin kaybolup gideceğinin, cemaatten mahrum fertlerin oluşturduğu toplumların da çökeceğinin en güzel ifadesidir. (Hadislerle İslam, 2/190-191) 

Şafii’de Cemaatle Namaz Farzı kifayedir…

Farz-ı Kifaye Nedir?

Farz Allah’ın kesin emirlerine verilen isimdir. Allah’ın kesin emirleri Farz-ı ayn ve farz-ı kifaye olmak üzere iki kısımda değerlendirilmektedir. Farz-ı ayn kişinin yükümlü olduğu Allah’ın emirleridir. Bu emirler şartlar yerine geldiği zaman bütün Müslümanlar tarafından uygulanması gerekir. Farz-ı Kifaye ise Müslümanlardan bir kısmının kifaye olan emirleri yerine getirmesiyle diğer Müslümanların sorumluluktan kurtulduğu emirlerdir. 

Cemaatle namaz kılmanın; hadisler ve ilgili âyetlerden hareketle Hanbelîler beş vakit namazın cemaatle kılınmasının, erkekler için farz-ı ayın, Şâfiîler ise farz-ı kifâye olduğunu söylemişlerdir. Hanefî ve Mâlikîlere göre ise cuma namazı dışındaki farz namazları cemaatle kılmak, gücü yeten erkekler için müekked sünnettir (Merğinânî, el-Hidâye, 1/56; Cezîrî, el-Mezâhibü’l-erbe‘a, 1/368-369).

Cami adabı ve cemaatle namaz kılarken dikkat edilmesi gereken bazı hususlar:

a) Camiye giderken vakarlı olunmalı, sağ ayakla ve abdestli girilmeli, girerken Peygamber Efendimize salavat-ı şerife getirilmelidir.

b) Camiye gelirken beden ve elbise temizliğine dikkat edilmelidir.

c) Camiye girildiğinde vaaz ediliyor veya Kur’an-ı Kerim okunuyor ise sükûnetle dinlenilmelidir. Ayrıca Cuma veya bayram günlerinde hutbe okunurken konuşmak, başka şeylerle ilgilenmek, cep telefonuyla meşgul olmak ibadetin özünden uzaklaşmaya ve sevabından mahrum kalmaya sebep olacağından bu davranışlardan sakınılmalıdır.

d) Cami içerisinde cep telefonları kapatılmalı veya sessiz konuma alınmalıdır.

e) Mescide girildiğinde ezan okunmamış ve mekruh vakit değil ise, iki rekat Tehıyyetü`l-Mescid namazı kılınması sünnettir.

f) Okurken yanındakini rahatsız edecek şekilde yüksek sesle okunmamalıdır.

h) Öncelikle ön saflar doldurulmalıdır, sonra ikincisi, sonra diğerleri. Ön safta boş yer varken caminin gerisinde imama uyulması uygun değildir.

ı) Cemaatle namaz kılarken imamın arkasına, varsa, cemaate namaz kıldırabilecek kadar bilgisi olan birisi durmalıdır. Resûlullah, imamın arkasına öncelikle ilim sahibi ve âkil kimselerin sıralanmasını istemiştir. (Müslim, Salât, 123)

i) Herkesin geçeceği kapı ağzı, merdiven önü, en arka kısım gibi insanların mecburen geçeceği yerlerde namaza durmamak gerekir ki, insanlar bilmeden namaz kılanın önünden geçmesinler.

j) Camiden çıkarken önce sol ayak dışarı atılmalıdır.

Bütün bu uyarılar cemaatle namazda oluşan mânevî ortamı bozacak, cemaati rahatsız edebilecek ve onlara zarar verecek hiçbir duruma mahal verilmemesi amacına yöneliktir.

Camiye gitmeyi alışkanlık hâline getirmek, namazı cemaatle kılmak ve mescitlerin bakımı ile uğraşmak İslâm’ın şiarlarındandır. Cemaatle namaz, dünyevî ve uhrevî kazanımlarıyla Peygamberimizden ümmetine miras kalan en kuvvetli sünnetlerden birisidir. Allah Resûlü, hayatının son ânına kadar namazın cemaatle kılınmasına büyük önem vermiş, ashâbına bunu tavsiye etmiş ve karşılığında büyük sevapların verileceğini müjdelemiştir.

Cami ve cemaat adabına riayet ederek kılınan namaz, kulluğumuzda huşuya, kurtuluşa ve Rabbimizin rızasını kazanmaya vesile olacaktır. Rabbim bizleri kalpleri mescide asılı olan kullarından eylesin.

Haftaya görüşmek dileğiyle dua ile kalınız.

Neler Söylendi?

DİĞER YAZILARI Yemin nedir,  Keffaret nasıl ödenir ? İSTİŞARE EDEN KAZANIR ENGELSİZ BİR DÜNYA, ŞEFKATLİ KALPLERLE İNŞA EDİLİR… Ziyaretle Gelen Şifa ve Bereket Bir Harfin Hikmeti ve Öğretmenin Değeri Stresle Baş Etmede İslam’ın Rehberliği Tüketimde Aşırılığın Bedeli: İsraf Okumak Hayattır! Arş’ın Gölgesinde Gölgelenecek Yedi Sınıf İnsan İyiliğe Niyet etmek Dünya Ahiretin tarlasıdır… HASET VE SÛ-İ ZAN Tövbe-i Nasuh nedir? Hz. Peygamberimiz ve Şahsiyet İnşası Peygamberimizin doğduğu, Rebiülevvel ayına girdik Gıybet ne demektir? "Sana darılana git!.." Kibir, maddî mânevî her iyiliğe engeldir MÜSLÜMANIN BİRBİRİ ÜZERİNDEKİ 5 HAKKI Hz. Yûsuf’un Müjde Dolu Rüyası ve İbretlik Kıssası… Aşure Günü Neden Önemlidir? Aşure Günü Oruç tutulur mu ? Önce Tedbir Sonra Tevekkül  Yaza Kur’anla Merhaba Bayram Namazı Nasıl Kılınır? Niyet nasıl getirilir? Kurbanlarınızı tazim ediniz! SILA-İ RAHİM  HAC, ALLAH’IN DAVETİDİR Peygamberimiz ve Gençlik Allah-u Teâlâ'nın Hiç Sevmediği Helâl; "Boşanmak" Veysel karani hazretleri ve anne sevgisi İyi bir komşumuyuz? Ramazan gitti dini hayatta bitti mi? Bayram Namazı Nasıl Kılınır? Niyet nasıl getirilir? 83 Yıl'a Bedel Gece : Kadir Gecesi Zekat nedir, Kimlere verilir? Fıtır sadakası nedir, ne zaman verilir? İmsak ve Oruç niyeti nedir? Ne zaman başlar? 11 Ayın Sultanı Ramazan Başlıyor  11 Ayın Sultanı’nın Gölgesi Üzerimize Düştü BERAAT  GECESİ CUMARTESİ’Yİ PAZAR’A BAĞLAYAN GECEDİR Şaban Ayının Fazileti  Recep ayı bitiyor? İSRA VE MİRAÇ HADİSESİ Salı günü Miraç Kandilidir… Ayete’l-kürsi’nin Esrarı nedir? Recep Ayında Oruç Tutmak REGAİB GECESİ VE FAZİLETİ Manevi İklim, Üç Aylar Geçmişin Muhasebesini Yapmak ''Asra yemin olsun ki, İnsan mutlaka ziyandadır.” ‘‘Engellilik Bireyin Olduğu Kadar Toplumun da İmtihanıdır’’ CUMA NAMAZININ FARZİYETİ VE ÖNEMİ ‘‘Bana Bir Harf Öğretenin Kırk Yıl Kölesi Olurum’’ Namaz kılmanın hikmet ve önemi  Şafii’de Gusül Abdesti Guslün hikmet ve faydaları nelerdir? Şafii Mezhebine göre Abdest Nasıl Alınır Sakın, Allah`ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Peygamberimiz, İman ve İstikamet Tüketim Çılgınlığı: İsraf Adı Güzel Kendi Güzel Muhammed (S.A.V.) Tövbe’nin Vakti Var mı? Manevi hastalık: Gıybet, Dedikodu CUMA’DAN CUMA’YA ( Bu dünyada herkes hâlinden şikâyetçi!..)