SILA-İ RAHİM
Sıla-i rahim; akraba ve yakınları ziyaret etmek, hal ve hatırlarını sormak, sevinç ve üzüntülerine ortak olmak, gönüllerini almak, muhtaç olanlara yardım etmek ve hediyeleşmek suretiyle onlarla ilgilenmek, onları unutmamak demektir. Bunun en düşük seviyesi ise selam vermek ve selam göndermektir.
İslam kenetlenmeyi emrediyor…
İslam, ailede zengin olanın maddiyatını, bilgili olanın bilgisini, tecrübeli olanın tecrübesini paylaşmasını, kısacası kim hangi konuda güçlü ise, güçlü olduğu alanda kendisinden daha güçsüz olanın elinden tutmasını emreder. Herkesi bu anlamda sorumlu tutar.Bu nedenle dinimiz, akrabaların ihtiyaç duyduğu bilgiyi onlarla paylaşmamayı, elinden tutulması gereken akrabaların elinden tutmamayı, açlıktan kıvranan akrabalar varken zevk ve sefa içerisinde yaşamayı günah sayar. Peygamber Efendimiz (SAV) akrabalık bağlarını sağlam tutmanın gerekliliğini her fırsatta ümmetine anlatmıştır. Vahyin başlangıcının ilk yıllarında “Allah seni ne ile gönderdi?” sorusuyla karşılaştığında “Hısım ve akrabayı gözetlemekle” cevabını vermiştir.(müslim)
Allah kibirlenenleri sevmez…
Cenab-ı Hak Nisa Suresi’nde konuyla alakalı şöyle buyuruyor: “Allah’a ibadet edin, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Sonra anaya, babaya, akrabanıza, öksüzlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, arkadaşa, yolda kalmışa, elinizin altındakilere iyilik edin. Şüphesiz, Allah kibirlenen ve övünen kimseleri sevmez.”(Nisa-36)
Peygamber Efendimiz (SAV) “Kim akrabalık bağını korursa, Allah ona merhamet eder. Kim onu koparırsa, Allah da ondan ihsan ve rahmetini keser.” (Buhari)
Akrabaya iyi davrananlar kazanır…
Sahabeden biri Peygamberimize gelerek, “Ey Allah’ın Resulü! Ben akrabamla ilişkilerimi sıcak tutmaya çalışıyorum, onlarsa beni arayıp sormuyorlar. Onlara iyilik ediyorum, onlar bana kötülük ediyorlar. Ben onlara yumuşak davranıyorum, onlar bana kaba davranıyorlar.” dedi. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem (s.a.s), o sahabiye, akrabalarına her şeye rağmen güzel davranmaya devam ettiği sürece Allah’ın yardımının kendisiyle olacağını bildirdi.
Sıla-i Rahim insanı Cennete götürür…
Bir gün bir sahabe Resulullah (s.a.v)‘e gelerek: “Ey Allah’ın Resulü! Beni cennete yaklaştıracak ve cehennemden uzaklaştıracak bir ameli haber verir misiniz“ dedi. Peygamberimiz: “Allah’a ibadet eder, O’na hiçbir şeyi ortak koşmaz, namazı doğru kılar, zekâtı verir, yakınlarını ziyaret edersin.“ cevabını verdi. Adam uzaklaşmaya başlayınca Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurdular: “Emrolunduğu şeyleri yaparsa cennete girer.” (Müslim)Hadîs-i şerifte de ifade edildiği üzere Peygamber Efendimiz, Müslümanın emrolunduğu şeylerden birisinin de sıla-ı rahim diye tabir edilen akrabalarla bağı korumak olduğunu ifade ederek, sıla-i rahmi, kişiyi Cennet’e götürecek amellerden saymıştır.
Asıl yücelik, karşılık beklemeden iyilik yapmak demektir
Unutmayalım ki; asıl sıla-i rahim, sormayanı sorabilmektir. Aramayanı arayabilmektir. Gelmeyene gidebilmektir. Zira asıl yücelik, yalnızca iyiliğini gördüklerimize değil, görmediklerimize de iyilik edebilmektir.
Yüce Rabbimiz, bizleri sıla-i rahim bilincinde olanlardan, akrabalık hak ve hukukuna riayet edenlerden eylesin.
Cumamız mübarek olsun