Bir Harfin Hikmeti ve Öğretmenin Değeri
Tarihin derinliklerinden günümüze kadar taşınan bir söz vardır: “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum.” Bu cümle, Hz. Ali’ye (r.a) atfedilir ve bilgiye verilen değeri en güzel şekilde ifade eder. Ancak bu söz sadece bir vefa ifadesi değil, aynı zamanda ilmin ve öğreticinin hayatımızdaki yerini hatırlatan derin bir öğüttür.
İslam, insanları ilim öğrenmeye teşvik etmiş ve ilk vahiyle bu mesajı insanlığa sunmuştur. “Oku! Yaratan Rabbinin adıyla oku!” (Alak, 96/1) ayeti, her Müslüman’ın hayatında ilmin merkezde olması gerektiğini bildirir. İlmin cinsiyet, zaman ve mekân sınırı tanımadan her bireye farz kılındığı İslam dininde , bilginin ışığında yürümek, cehaletin karanlığını aydınlatmak kaçınılmazdır.
Eğitim: Karanlıktan Aydınlığa Açılan Kapı
Bilgi, insanı yalnızca bireysel anlamda geliştirmekle kalmaz, toplumsal kalkınmanın da anahtarıdır. Karanlıktan aydınlığa çıkış, yanlıştan doğruya ulaşma, insanın hem aklını hem de kalbini ilimle beslemesiyle mümkündür. Yüce Allah, “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” (Zümer, 39/9) buyurarak ilmin insan hayatındaki önemini en veciz şekilde bizlere emretmiştir.
Bugün de öğretmenlerimiz, çocuklarımızın ellerinden tutarak onları bilgiyle buluşturmakta, onları yalnızca akademik değil, ahlaki anlamda da inşa etmektedir. Bilginin sadaka-i cariye niteliğinde olduğunu unutmamak gerekir. Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir hadis-i şerifinde şöyle buyurmuştur: “Bilmeyenlere ilim öğretmek sadakadır. Sadakanın en faziletlisi de bir Müslüman’ın ilim öğrenmesi ve başkalarına öğretmesidir.”
Öğretmenlik: Kutsal Bir Meslek
Öğretmenlik, sıradan bir meslek değil, peygamber mesleğidir. Peygamberimiz (s.a.v), “Ben ancak bir muallim/öğretmen olarak gönderildim.” buyurarak bu mesleğin önemini vurgulamıştır. Tarihin her döneminde Müslümanlar, ilme ve ilim sahiplerine değer vermiş, onları yüceltmiştir. Hz. Ali’ye atfedilen “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum” sözü de bu anlayışın bir nişanesidir.
Eğitimin temeli, bilgiyle ahlakı bir arada harmanlamaktır. Gelecek nesilleri bilgiyle donatmak ve onları güzel ahlakla yetiştirmek, toplum olarak en büyük hedefimizdir. Bu hedefe ulaşmanın yolu ise öğretmenlerimize verdiğimiz destek ve hürmetten geçer.
Minnet ve Şükran
Bu vesileyle, bizlere rehberlik eden tüm öğretmenlerimize ve hocalarımıza gönülden teşekkür ediyorum. Dinimizin güzelliklerini, ahlakın inceliklerini ve ilmin aydınlığını bizlere aktaran Seydalarımıza, Kur’an Kursu öğreticilerimize ve eğitimcilerimize minnettarız. Hayatta olanlara sağlık ve afiyet, ahirete irtihal edenlere rahmet diliyorum.
Gelecek hafta yeni bir köşe yazısında buluşmak dileğiyle…
Dua ile kalınız.
